14 Ağustos 2017 Pazartesi

15 AĞUSTOS - MERYEM ANA'NIN GÖĞE ALINIŞI


Meryem Ana ve Kutsal Evi hakkında; 

Büyük saygı duyulan, Hristiyan inanışına göre “Stigmatize” mertebesine ulaşmış, Alman Rahibe Anne Catharine Emmerich trans halindeki dini söylemlerinin birinde Meryem’in son günlerinin Efes yakınlarındaki bir evde geçtiğini söyler. Rahibe, bu translarda gördüğü dinsel olayları büyük bir gerçeklikle anlattığından yazar C.Brentano tüm söylediklerini kaydetmiş ve söylediklerinin çoğu doğru çıktığından yıllar sonra tümü kitap olarak basılmıştır. 

27 Haziran 1891 tarihinde Henri Jung ve 4 kişilik ekibi Meryem Ana’nın evini aramaya başlarlar. 29 Haziran 1891’de Bülbül dağında kitaptaki söylemlerle uyuşan yıkık bir manastır bulurlar ve buranın Meryem Ana’nın evi olduğuna karar verirler. Ev iki oda bir salondan oluşan bir haç şeklindedir.Ortadaki küçük odanın mihrabında bulunan Meryem Ana heykeli kazılar sonucunda evin bodrumunda bulunmuştur.


Hristiyanlarca ” Panaya Kapulu ” olarak adlandırılan kutsal mekanın M.S. 4.yüzyılda inşa edildiği düşünülmektedir. 


MERYEM ANA EFES'TE

Hristiyan tarihçiler, Hz. İsa’nın çarmıha gerilmesinden sonra annesini emanet ettiği Aziz Jean’ın Meryem’in Kudüs’te kalmasını sakıncalı bulduğundan, onu Kudüs’ten çıkarıp dönemin en büyük ve kozmopolit kenti Efes’e getirdiğini ancak Meryem’i putperestlerin şehrine sokmak istemediğini söylerler.


Bu sebepten Aziz Jean Bülbül dağının eteklerinde ağaçlar arasında yaptığı kulübeye Meryem’i yerleştirir ve her gün gizlice Meryem Ana’yı ziyaret edip yiyecekler götürür. Azize Meryem’in 101 yaşına kadar burada yaşadığı ve öldüğünde Aziz Jean’ın Meryem Ana’yı Bülbül dağında kimsenin bilmediği bir yere gömdüğüne inanılır. 

Hristiyanlık yayıldıktan sonra buraya hac şeklinde bir kilise inşa edilmiştir. 1957 yılında Papalık tarafından Meryem Ana evi olarak onaylanan ve hac yeri olarak ilan edilen kutsal mekânda, her yıl Meryem’in öldüğüne inanılan tarih olan 15 Ağustos’ta "Asompsiyon Yortusu" yani Meryem Ana'nın göğe alınnası anılır ve gelen Hristiyanlar hacı olur.


21 Ağustos 2006’da Bülbül dağında çıkan büyük yangında alevler Meryem Ana evinin 1,5 metre kadar yakınına kadar gelmiş ve sönmüştür. Bu olay Hıristiyan ve Müslüman Çevrelerde ’İlahi Mucize’ olarak değerlendirilmiştir.


Tarihin en önemli kişilerinden olan ve kutsal kabul edilen Meryem Ana Efes'tedir. 2.2 milyarlık Hristiyan dünyasının inanç merkezlerinden birisi Efes'tir. 

Bu yüzden kültürlerin, inançların, medeniyetlerin beşiği UNESCO Dünya Kültür Mirası EFES SELÇUK'tur...







11 Ağustos 2017 Cuma

EFES - POLLİO SU KEMERİNİ BEKLEYEN TEHLİKE!

POLLİO SU KEMERİNİ bekleyen tehlike?

Herkesin gitmediği ama herkesin gitmek isteyeceği bir tarihi yapıyı anlatmak istiyorum sizlere…
Selçuk’tan Aydın’a giderken biraz daha lokalde Çamlık köyü yolunda sol tarafa dikkatli bakarsanız anca görebileceğiniz zeytinliğe giden bir yol var. İçinizdeki macera tutkusu sizi bu yoldan aşağı doğru gitmenizi söyledi. Yaya olmanın dışında, arabanın giremediği, bisikletin, motosikletin zar zor girebileceği bir yol… Egzotik ve gizemli otların, dikenlerin arasından zar zor gidebileceğiniz patika yol…

Sabırla ve dirayetle dayanırsanız karşınıza öyle bir mimari çıkıyor ki değmeyin o zaman keyfinize. Şaşkınlığınızı da gizleyemeyeceğinize eminim. Hemen aklınıza şu soru gelecek. Bu yapının burada ne işi var? Nasıl bu kadar sağlam gelebilmiş bu günlere? Zeytin dağının bağrına basıp sakladığı yapı…

POLLİO SU KEMERİ…

Sonra merak ediyorsunuz nedir bu yapı, kim neden yapmış?

Sukemerinin iki tarafında bulunan, üstte Latince, altta Yunanca iki satır halindeki yapı yazıtında, C. Sextilius Pollio, karısı Ofillia Bassa ve üvey oğlu C. Offilius Proculus'un bu yapıyı, Augustus, Tiberius ve Efes Halkı'nın onuruna, kendi kaynaklarından yaptırdıkları yazılıdır. Tiberius isminin zikredilmesinden bu yapının is 4 – 14 yıllarında inşa edildiği anlaşılmaktadır. Bu su kemeri, yazılı belgelerde adı geçen, İmparator Augustus'un yaptırdığı, Efes'in su ihtiyacını karşılayan Aqua Throessitica'nın bir parçasıdır.

Yani iki bin yıl önce zengin ve eli bol bir aile, imparatorlara yaranmak için belki de gerçekten yaşadığı kente faydalı olmak için  böyle bir girişimde bulunmuşlar. Dilek olay iki bin yıl ve hala dimdik karşımızda tüm estetikliği ile…

Sonra öğreniyorsun ki alt taraftaki üç büyük gözün (kemerin) birincisinin altından antik bir yol geçiyor. O hissi o kemerin altından bugün de geçerek yaşayabiliyorsun.

Küçük bir şelale havasında sesler duyuyorsun kuş ve böcek sesleri arasından. Sonra yine öğreniyorsun ki antik adı “Marnas” bugün “Denenddere” dediğimiz ırmağın yatağıymış o. Binlerce yıllık akan su günümüzde de az da olsa akmaktadır.

Tehlike Çanları!!!

Sonra tüm bu güzellikler içerisinde bir şey dikkatini çekiyor insanın. Bu Marnas yani Deneddere ırmağı aktığı kayaları binlerce yıldır aşındıra aşındıra Pollio Su Kemerinin birinci ayağının altını boşaltarak tehlikeye sokmaya başlamış. Tahminimce bu aşınma bir süre daha devam ederse geri dönüşü olmayan durumlar ile karşılaşabiliriz. Kaç tonluk basınç uyguluyor o kemer ayağı, o kaya onu taşırmı? bilemiyorum, konunun uzmanı değilim. Kötü senaryolar kurmak istemiyorum fakat kendimi Efes’in eski eser muhafızı görerek bu konunun irdelenmesinde fayda olacağını düşünüyorum.
Statikçilerin ciddi ölçümlerle bu konuyu değerlendirmesi gerekir.

Turizme Kazandırılması Gerekiyor!

Ayrıca Efes’in turizme kazandırılması gereken en önemli yerlerinden birisidir burası. Pollio’ya giden yolun temizlenerek, herkesin ulaşabileceği bir çekim merkezi haline getirmemiz gerekmektedir. Açıklayıcı ve yol gösterici tabelalar ile güçlendirmemiz gerekmektedir alanı…
 C. Sextilius Pollio zamanında güzel bir para harcayıp bu güzel eseri meydana getirmiş. Hem faydalı hem estetik. Bizler bu tarihi eseri koruyamazsak eğer üzerimize tarifi imkânsız bir suçluluk duygusu yerleşecektir.


Lütfen dikkate alınız. 












Selçuk Efes Kent Belleği #EfesSelçuktanerelergezilir

  Selçuk Efes Kent Belleği Zaman Yolculuğu Efes Selçukluların ve Efes Selçuk’un tarihine, doğasına, insanına ilgi duyanların paylaşım noktas...